Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkan Yardımcısı ve Kayseri Milletvekili İsmail Özdemir, "Son günlerde Suriye ve Irak’ta yaşanan gelişmeler, Türkiye’nin milli güvenliğinin yanı sıra bölgesel barış ve istikrarın tesisiyle ilgili önemli konuları gündeme getirmektedir. Türkiye’ye karşı faaliyet yürüten bölücü zihniyetin sınırlarımız ötesinde oluşturduğu milli güvenlik riski, sözde müttefik ülkelerin desteğiyle süremeye devam etmektedir" dedi.
Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkan Yardımcısı ve Kayseri Milletvekili İsmail Özdemir, sosyal medya üzerinden önemli açıklamalarda bulundu.
Açıklama şu şekilde;
Son günlerde Suriye ve Irak’ta yaşanan gelişmeler, Türkiye’nin milli güvenliğinin yanı sıra bölgesel barış ve istikrarın tesisiyle ilgili önemli konuları gündeme getirmektedir. Türkiye’ye karşı faaliyet yürüten bölücü zihniyetin sınırlarımız ötesinde oluşturduğu milli güvenlik riski, sözde müttefik ülkelerin desteğiyle süremeye devam etmektedir.
Suriye’de PKK terör örgütünün uzantısı olan YPG’nin, kendisine biat etmeyen unsurlara yönelik sergilediği baskı, zulüm ve katliamlara karşı başkaldıran bazı Arap aşiretlerinin başlattığı mücadele, kanlı hesaplarla terör örgütlerini destekleyerek netice almak isteyen çevreleri telaşlandırmıştır. Gelinen noktada Türkmen, Arap ve Kürtlerin hep birlikte PKK/YPG terör örgütüne karşı başlattıkları mücadele onurlu bir davranıştır.
PKK/YPG terör örgütünün Suriye ve bölgenin geleceğinde hiçbir yerinin olmadığı, olamayacağı bu olayla bir kez daha kendisini göstermiştir. PKK/YPG insanlık düşmanı bir terör örgütüdür. Varlık sebep ve hedefi sadece bölücülük, katliam ve vahşettir. Bu sebeple bölge barışını arzulayan her çevre nazarında yegâne ortak düşman PKK/YPG’nin kendisidir. Bu terör örgütü Suriye’den tamamen silinmelidir.
Suriye’nin geleceğinde bu terör örgütünün hiçbir yeri yoktur, olamayacaktır. PKK/YPG’nin hiçbir koşul ve şart altında meşru görülemeyeceği muhatapları tarafından iyi anlaşılmalıdır. Terör örgütü IŞİD’le mücadele adı altında bir başka terör örgütü olan PKK/PYD’nin desteklenmesi, en başından beri kasıtlı olarak sergilenen karanlık bir politikaydı. Gelinen aşamada bu politikanın hiçbir şekilde hedefine ulaşamayacağı bir kez daha görülmüştür.
Diğer yandan Irak’ta bulunan kadim Türkmen yurdu Kerkük konusunda yaşananlar da vahim boyuta ulaşan bir başka hesaplaşmayı daha gün yüzüne çıkarmıştır. Peşmerge’nin Kerkük’e geri dönmesi asla kabul edilemeyecektir. Kerkük Türk’tür ve ebediyen Türk olarak kalacaktır.
Kerkük konusunda, Irak’ta önümüzdeki aylarda yaşanacak olan yerel seçimler öncesinde Peşmerge’nin Kerkük’e taşınması planı, oldubittilerle yol almaya çalışan çarpık ve karanlık bir zihniyetin ürünüdür. Nitekim Kerkük’ün huzurunun kaçmasına sebep olan bu olaydan Irak merkezi hükümeti şimdilik geri adım atmıştır.
Bütün Türkmenlerin, Kerkük’e sahip çıkmak üzere Irak’ın asli ve kurucu unsuru olarak önümüzdeki aylarda yapılacak seçimlere mutlaka katılmaları ve Türkmenlerin seçimlerde tek çatı altında birleşerek hareket etmeleri tarihi bir sorumluluk haline gelmiştir.
Terör örgütü PKK’yı, Kerkük’e taşımak ve Kerkük’ü oldubittilere kurban etmek isteyenlere karşı verilecek en güzel cevap da bu olacaktır.