MHP Genel Başkan Yardımcısı, Nevşehir Milletvekili Prof. Dr. Filiz Kılıç, "Milliyetçi Hareket Partisi olarak milletimizin hizmetinde olmaya ülkemizi daha büyük hedeflere taşımaya devam edeceğiz. Hiçbir güç, azmimizi ve irademizi zayıflatamaz" dedi.
MHP'nin "2024'e Doğru, Diyar Diyar Anadolu" temasıyla başlatılan Genişletilmiş Bölge İstişare Toplantısı’nın 9'uncusu Hakkari, Şırnak, Siirt, Bitlis, Ağrı ve Iğdır İl teşkilatlarının katılımlarıyla Van'da yapıldı.
Heyet Başkanlığını MHP Genel Başkan Yardımcısı Filiz Kılıç'ın yaptığı toplantıyı; MHP Genel Sekreter Yardımcısı Tamer Osmanağaoğlu, Milletvekili İsmail Akgül, MYK Üyeleri Mehmet Beşir Tatar, Abdullah Bahadır Alperen, Oğuz Yılmaz, MDK Üyesi Özmen Alp Giray Erdemir ve İstanbul 1. Bölge Teşkilat Başkanı Hakan Aslan yönetti.
Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkan Yardımcısı – Nevşehir Milletvekili Prof. Dr. Filiz Kılıç, Milli Strateji diyerek Türk ve Türkiye Yüzyılında çağı Türkçe okuyup gelişmeleri Türkçe takip edip sonuçları Türkçe anlayacak bir vizyonla ilerlemekteyiz. Türkiye cumhur ittifakı sayesinde Türk ve Türkiye Yüzyılında dünyada ekonomiden siyasi güce kadar her konuda çok daha etkin rol oynayacaktır. Buna olan inancımız tamdır." dedi.
MHP Genel Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Filiz Kılıç, Van’da düzenlenen “Genişletilmiş Bölge İstişare Toplantısı”nda yapmış olduğu konuşmada şunları söyledi:
"Genişletilmiş İstişare Toplantımızın gündem ve hedefleri sizlere ulaştırıldı. Sizlerin de malumu olduğu üzere Sayın Genel Başkanımızın talimatlarıyla başlatılan toplantımızın ilk amacı teşkilatlarımızla bir araya gelerek bilgi ve fikir alışverişlerinde bulunmak, birlik-beraberliğimizi perçinlemek, Türkiye’ye ve dünyaya MHP’nin gücünü, Liderimizin etrafında nasıl kenetlendiğimizi ve “Her şeyden önce aklımızın Türkiye” olduğunu bir kez daha güçlü bir şekilde haykırmaktır.
Milliyetçi Hareket Partisi olarak milletimizin hizmetinde olmaya ülkemizi daha büyük hedeflere taşımaya devam edeceğiz. Hiçbir güç, azmimizi ve irademizi zayıflatamaz.
Türkiye çok yünlü saldırı ve tehdit altında. Alevisiyle, sünnisiyle, Türküyle, Kürdüyle; biriz, iriyiz, diriyiz her daim beraberiz.
Çünkü bizim hedefimiz, istikrar ve hizmet için uyumlu yönetimle umutlu geleceğe ulaşmaktır.
Merkezden yerele istikrarı bozmadan umuda doğru yol almaktır. Aklın yolu bir, genelden yerele birlik, ülkede, yönetimde dirlik oluşturmaktır.
Ayırmadan ayrışmadan yerelde iktidar, ülkede istikrarı sağlamaktır.
Yönetimde istikrar daha güçlü istikbaldir.
Yeni yüzyıl lider Türkiye, üretken belediyedir.
Güçlü yasama, kararlı yürütme, uyumlu belediyedir.
Sorumlu ve ilkeli siyasetin vücut bulmuş hali; Sayın Genel Başkanımızda bu iradeler mevcuttur. Cumhur İttifakı güçlüdür et ve tırnak gibidir.
Devletimizin varlığı, birliği, dirliği, kuvvetli ve kudretli olsun diliyoruz.
Kahramanmaraş merkezli depremlerin yaralarının sarılması ve yol açtığı hasarların onarılmasına tüm hızla devam edilmektedir. Güvenli konutlar inşa edilip depremzedelere teslim edilmesine yönelik çabalarımız sürdürülmektedir. Devletimiz güçlüdür, üstesinden gelecektir, gelmiştir.
Sosyal ve ekonomik reformlar kapsamında Sayın Genel Başkanımız her daim vatandaşımızın yanında durmuş söylemlerini bu hassasiyette gerçekleştirmiştir.
Hayat pahalılığının günden güne etkisini kaybedeceğini birlikte göreceğiz.
Türkiye güçlüdür, milletimiz sağduyuludur. Terörle mücadeleyi mutlak bir başarıyla sonuçlandırıp bu kanlı döngüyü milletimizin ve ülkemizin gündeminden tamamıyla çıkarmamız gerekmektedir.
Bizi birbirimize düşürmek, güzel ülkemizi parçalamak için yıllardır uğraşan iç ve dış güçler şimdiye kadar başarılı olamadılar, bundan sonra da asla emellerine ulaşamayacaklar. Türkiye bölücü terörün belini kırmak, kökünü kurutmak için büyük bir mücadelenin içindedir. Kanlı örgütün dağ kadrosu yok olmaktadır. Mehmetlerimiz vurdukça hainler inlemektedir. Bu kapsamda başta güvenlik güçlerimiz olmak üzere ülkemizin her kurumu terörle mücadelesini etkin bir şekilde sürdürmektedir.
İsrail’in Gazze’de uyguladığı vahşet bize bir kez daha vatansızlığın ne demek olduğunu çok acı bir şekilde gösterdi. Bu vesileyle bu kürsüden bir an önce bu zulmün bitirilmesi hususunda bütün dünyaya seslenmek istiyorum. Artık çocuklar ölmesin, artık hastaneler bombalanmasın!
MHP, 4 Mayıs 2021 günü Cumhuriyetin 100. Yılında 100 Maddelik Anayasa Teklifini AK Parti’ye sunmuştur.
Başlangıca, “Allah'ın lütfu, kardeşlik ruhu ve vatan sevgisiyle varlık bulmuş biz Türk Milleti” düsturu ile giriş yapılmıştır. Devletin genel esasları ilk beş maddede düzenlenmiş, devletin şekli ve nitelikleri aynen korunarak birinci maddede ele alınmıştır. Maddenin son fıkrasında “Bu madde değiştirilemez ve değiştirilmesi teklif edilemez” denilmiştir. Anayasa’nın ikinci kısmında ‘Temel Hak ve Ödevler’ düzenlenmiş, birinci bölümde tüm haklara dair ortak rejimi belirleyen ‘Genel Hükümler’ yer almış, ikinci bölümde ‘Haklar ve Hürriyetler’ başlığı ile temel hak ve hürriyetler sınıflandırılmadan en geniş şekilde güvenceye kavuşturulmuştur.
MHP’nin özü de sözü de birdir. Biz zat-ı muhteremler gibi “yaptım oldu” demeyiz. Bir sorun varsa sadece sorunu söylemeyiz çözümcü yaklaşımla çaresini de üretiriz.
Hepinizin malumu olduğu üzere önümüz mahalli idareler seçimidir.
Üretken Belediyecilik vizyonumuz sosyal belediyecilik anlayışımız ve MHP’nin yönetebilme kabiliyeti ispatla sabittir. 1 büyükşehir, 10 il, 132 ilçe ve 89 belde belediyesiyle toplamda 232 belediyemizle adaletten sanata, sanayiden eğitime, ulaştırmadan sağlığa, spordan kültürel hayata, tarımdan teknolojiye, çevre ve iklim değişikliğinden kentsel dönüşüme, diplomasiden turizme, ekonomiden siyasete varıncaya kadar çalışmalarımız sürdürülmektedir.
Milli Strateji diyerek Türk ve Türkiye Yüzyılında çağı Türkçe okuyup gelişmeleri Türkçe takip edip sonuçları Türkçe anlayacak bir vizyonla ilerlemekteyiz.
Türkiye bugün coğrafi açıdan stratejik bir konumda olmasının yanında, istikrarlı ve barışçı tutumu, sağlam diplomasisi sebebiyle dünyada güvenilen, sorunların çözümünde etkin rol oynayan bir ülke konumuna gelmiştir. Türkiye cumhur ittifakı sayesinde Türk ve Türkiye Yüzyılında dünyada ekonomiden siyasi güce kadar her konuda çok daha etkin rol oynayacaktır. Buna olan inancımız tamdır.
Bütün teşkilatlarımızla, bütün dava arkadaşlarımızla, 31 Mart 2024 tarihinde gerçekleşecek olan Mahalli İdareler Genel Seçimine odaklandık ve çalışmalarımıza hız verdik. Seçimlerin hemen öncesinde 17 Mart 2024 tarihinde yapmayı planladığımız 14’üncü Olağan Büyük Kurultayımız bir toy havasında geçecek ve yerel seçimlere birlik beraberlik ruhuyla, zafere odaklanmış şekilde gireceğiz inşallah.
Teşkilatlarımız her zaman sahada. İlçe, il kongrelerimizi bayram havasında gerçekleştirdik. Bölge İstişare Toplantıları yerel seçimlere dair başlattığımız bir çalışmadır. Bu çalışmalarımızın devamı gelecektir. Hedefimiz zillet İttifakına ve diğer Türkiye muarızlarına hiçbir belediyemizi muhtaç etmemektir.
Vanlı, Hakkarili, Şırnaklı, Siirtli, Bitlisli, Ağrılı ve Iğdırlı hemşehrilerim 31 Mart 2024 Mahalli İdareler Seçiminde gereğini yapacak ve mührü Cumhur İttifakına vuracaktır.
Sözlerimi Sayın Genel Başkanımızın şu öğüdüyle bitirmek istiyorum;
“Her bir insanın zübde-i alem, yani alemin özü olduğu bilinciyle, insan haysiyetini, insan onurunu, insan şerefini, şahsiyet mimarisinin ikamesi olmayan diğer kazanımlarıyla kuşatmalıyız.
Adalet, dürüstlük, doğruluk, etik ve irfani edep bizi biz yapan erdemlerin başında gelmektedir.
Kendi için istediğini başkası için isteyecek, kendi için istemediğini başkası için de istemeyecek gözü tok, gönlü tok, kalp ve edep zenginliğiyle doymuş bir zirveye insanlığın ulaşmaktan başka alternatifi bana göre yoktur ve kalmamıştır.
Aksi halde çatışmalar bitmeyecektir.
Aksi halde gözyaşları dinmeyecektir.
Zincirleme insani sefaletlerin de sonu gelmeyecektir.
Yaratılanı yaratandan dolayı sevmedikçe, şu fani hayatın inişli çıkışlı etaplarında gönülleri kazanıp her bir gönül bahçesini güllerle donatmadıkça ne huzur bizimle olacak ne de barış ve kardeşlik gerçek manasıyla tezahür ve teşekkül edecektir.
Velhasıl adam gibi adam olmadıkça, lafta değil hakkını ve hukukunu gözeterek içi ve dışı bir Müslüman Türk gibi yaşamadıkça, hakiki manada Allah’ı ve varoluşumuzu tanımadıkça huzur bize hep Kaf Dağı’nın ardından seslenecek, sesini duysak da vuslatımız hayalde kalacaktır.
Hiç kimseyi bilerek ve haksız yere incitmemek gerekir.
Nitekim vakti saati geldiğinde, dalı kırılan ağacın yaprağına bile hasret kalmak mukadderdir.
Yapraksız kalan gövdenin kesilmesine de elbet ihtiyaç yoktur, zira bu işin bir de baharı vardır.”
